Amanya’nın ünlü ilim siyaset adamı olan Gerhard KESSLER’e göre HİTTLER, batmış olan Alman ekonomisini düzlüğe çıkarmıştır. Yedi milyon işsize iş bulmuştur. Gerhard KESSLER sık sık Hitlerden söz ederdi.
Gerhard KESSLER ,Hitler’den canını kurtarmak için Türkiye’ye iltica etti. İstanbulÜnivesitesi İktisat Fakültesi’nde görev yapardı. 1947 yılında Gerhard KESSLER’in talebesi oldum. Gerhard KESSLER bir gün Hitler’den şöyle söz etti:
-Hitler, işsiz bir deliydi, 7 milyon işsize iş bularak kendisine de iş buldu.
Bir gün Gerhard KESSLER’e ,şu suali sordum:
-Siz, işi olan akılılar; ne için 7 milyon işsize iş bulamadınız da bir işsiz deli olan Hitler, 7 milyon işsize nasıl iş buldu ?
Gerhard KESSLER ‘in cevabı şu oldu:
- Bizler, Alman halkının varlıklı kesiminden idik. Ekonomideki yangına bir delinin baktığı gibi baktık. İşsiz olan halkın ıstırabını, fark edemedik. Sesi çıkanlara istediklerini verdik. Devlet güçsüz kaldı. Ayrıca demokrasi ağacının acı ve tatlı meyvelerini ayıramadık.
Tekrar şu suali sordum:
-Hitler 7 milyon işsize nasıl iş buldu ?
Gerhard KESSLER’in cevabı:
-Bizler kitaplardan öğrendiğimiz ekonomi teorileri ile kendi elimizi Ayağımızı bağladık. Hitler para bastı. Parayı üretime verdi. Ekonomide canlılık oldu. Alman milletine hedef gösterdi ve ümit verdi. Varlıklı kesimden fedakârlık istedi.
Türk Milleti, devletine bağlıdır ve sabırlıdır. Hitler’den evvelki Alman hükümetlerinin mali ve siyası konularda yaptıkları hatalarla, geçirdiğimiz 10 küsur yıldaki iktidarımızın mali ve siyası konularda yaptıkları hatalar arasında benzerlikler gözüküyor.
1- İş ve aş bekleyen toplumun ıstırabı yeterince fark edilemedi. Türk Milleti’nin sabrı, istismar edildi.Bazı siyasiler, asgari ücreti 360 milyon TL. iken, kendilerine 7,5 milyar aylığı az gördüler.Adliye cihazının başında bulunanlardan bir kişi,aldığı maaşı az gördü, cüzdan ve vicdandan söz etti.
2- Gerhard KESSLER’in ifadesi ile anlatayım”Bazı ilim adamları ve siyasiler,demokrasi ağacının acı ve tatlı meyvelerini ayırmadılar.Demokrasi ve özgürlük gibi düşüncelerle, ülke gündemine kilit vurdular.bölücüleri umutlandırdılar”
3- Çağı yakalayan milletlerin hepsi, sanayide ve ekonomide milliyetçi bir yol takip ettiler. Böylece, gelişmiş milletlerin çizgisine ulaştılar. Türkiye’de ise devlet ve millet konularında yeterli bilince sahip olmayan kadrolara göre, milliyetçilik tehlikeli görüldü.
4- Yüksek gelirli kesim, sorumsuzca israfa devam etti. İş ve aş bekleyen kesimin ıstırabına karşı, duyarsız oldu. Sanki gelirsiz kesim, gelirli kesimin sömürgesi idi.
10 yıldan beri iktidarlara, iktisadi ve siyasi konularda rapor vermeyi görev kabul ettim. Her raporumda, inandığım şu önerilerin altını çizdim. Önerilerim uygulamaya sokulsaydı bugünlere gelinmezdi.
Üzerinde oturduğumuz topraklar; zayıf, kararsız ve teslimiyetçi devletleri ve Miletleri sırtında taşıyamaz. belalı bir coğrafyadayız. Her geçen gün karşımıza, dış güçler tarafından mütareke ve milli Mücadele döneminde olduğu gibi sevr’e benzer dayatmalar çıkarılıyor.
Günümüzde ise, dış güçler tarafından hazırlanan benzer dayatmalara, hazırlıklı olmalıyız.
Bu yazıyı : Yazarı : M. Kemal CABIOĞLU’DAN EKONOMİDE KURTULUŞ SAVAŞI adlı kitabının sayfa 113,114, 115 ‘dan alınmıştır .
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder