22 Ağustos 2007 Çarşamba

YAŞAM GEMİSİ

Nil Gün 05 Haziran 2007NİL GÜN: Siz rotasını belirleyemeyen, hangi limana gideceğini bilemeyen bir kaptanın gemisinde yolcu olmak ister miydiniz? Çocukluğunuzda "Alis Harikalar Diyarında" adlı kitabı okumuş muydunuz? Hikayenin bir yerinde Alis dört yol ağzına gelir ve hangi yöne gideceğine bir türlü karar veremez. Alis yanındaki kediye sorar: "Hangi yöne gitmeliyim?" Kedi, Alis'in sorusuna soruyla karşılık verir: "Nereye varmak istiyorsun?" "Bilmiyorum" der Alis. "O zaman hangi yöne gideceğin de fark etmez."… Siz rotasını belirleyemeyen, hangi limana gideceğini bilemeyen bir kaptanın gemisinde yolcu olmak ister miydiniz? Peki, kendi yaşam geminizin kaptanı olarak siz hangi limana doğru yol aldığınızı biliyor musunuz? Yoksa yaşam geminiz rüzgara bağlı olarak bir oraya bir buraya doğru yalpalıyor mu? Yaşam geminizin gerçek kaptanı kim? Siz mi? Koşullar mı? Başkaları mı? Çoğumuzun geleceğimizle ilgili düşleri var. Tabii ki düşlerimizin gerçekleşmesini istiyoruz. Ama yıllar geçtikçe çoğumuzun düşleri de düş olarak kalmaya devam ediyor. Düşlerimiz gerçekleşmiyor, çünkü gerçekleşme yolunda ilk adımı atmıyoruz; risk almaktan korkuyoruz. Adım atmak ve çaba göstermek yerine düşlerimizin mucizevi bir şekilde kendiliğinden ya da tesadüfen gerçekleşmesini bekliyoruz. Tıpkı Noel Baba'yı bekleyen çocuklar gibi davranıyoruz. Dünya, iş yaşamında doyumsuz, ilişkilerinde mutsuz bireylerle dolu. Dünyada, iş yaşamında doyumlu, ilişkilerinde mutlu bireyler de var. Şu anda bulunduğunuz yer, hedeflediğiniz yolun üzerinde mi? Önemli olan yolun başında, ortasında, sonunda olmanız değil, yolun üzerinde olmanız. Dünyanın en büyük mimarlarından biri olan Dave Sellers'in kendi yaşam amacı doğrultusunda attığı ilk adımın "temizlik" işi olduğunu biliyor musunuz? Dave, daha lise yıllarında büyük bir mimar olmaya karar vermişti; zengin babasının verdiği bol harçlıkla gününü gün etmek yerine, hayranı olduğu mimarın yanında, yakınında olabilmek ve ondan bir şeyler öğrenebilmek için "temizlikçi" olarak çalışmayı seçmişti. Düşler, gerçekleştirmek için vardır. En uzun yolculuklar ilk adımla başlar. Çoğu insan, rüyalarını gerçekleştirmek yerine ilk adımı atmamak için mazeret üretir. Mazeret üretmek konusunda da çok yaratıcıyız. "Zamanım yok", "Koşullarım uygun değil" en sık kullanılan mazeretlerdir. Bu insanlar, "Zamanım yok" derken, "Öz-disiplinim yok"; "Koşullarım uygun değil" derken de "Armudun pişip ağzıma düşmesini bekliyorum" dediklerinin farkında bile değiller. Rüyalarını gerçekleştiren insanlar zaman "bulmaya" çalışmıyor, zaman "ayırıyor"; koşullara yenilmiyor, koşulları "yaratıyor". Çoğu insan kitap okumaya zaman bulamıyor, kendisini geliştirmek için eğitim almaya zaman bulamıyor. Ama TV seyretmeye, barlarda sabahlamaya, boş gevezeliklere zaman buluyor. Rüyaları gerçekleştirmek ne çabuk ne de kolaydır; disiplin, zaman yönetimi ve plan gerekir. Mimar olmak isteyen genç Sellers, mimarlık bürosunda "temizlik" yaparken seçtiği yolda yürüyordu. Siz şu anda yürümek istediğiniz yolda mısınız? En uzun yolculuklar ilk adımla başlar. Kaynak: Yaşam Cesurları Sever / Nil Gün

Hiç yorum yok: