22 Eylül 2010 Çarşamba

DUYGU KÜMELERİ

DUYGU NEDİR ?

Oxfort İngilizce sözlüğüne göre duygu’nun tanımı “Herhangi bir zihin,his,tutku çalkantısı yada devinim;herhangi bir şiddetli uyarılmış zihin durumu.

DUYGU KÜMELERİ

Öfke: Hiddet,hakaret,içerlenme,hınç ve kin,rahatsızlık,alınganlık,düşmanlık ve belki de en uç noktada, patolojik nefret ve şiddet.

Üzüntü: acı,keder,neşesizlik,kasvet,melankoli,kendine acıma,yalnızlık,can sıkıntısı,Umutsuzduk ve patolojik olduğunda şiddetli depresyon.

Korku: Kuruntu,sinirlilik,tasa,hayret,şüphe,uyanıklık vicdan azabı,huzursuzluk,çekinme,ürkme,dehşet;patolojik olduğunda ise fobi ve panik.

Zevk: mutluluk,coşku,rahatlama,tatmin,haz , sevinç,eğlenme gurur,tensel zevk, vecd hali,heyecan,aşırı zindelik,kapris en uç noktada mani.

Sevgi:Kabul görme,dostluk,güven,iyilik,yakın ilgi,sadakat,hayranlık,aşırı tutkuluk,muhabbet

Şaşkınlık:Şok ,hayret, afallanma, merak.

İğrenme:Hor görme,aşağılama,küçümseme,tiksinme,nefret etme,hoşlanmama ,itici bulma.

Utanç:Suçluluk,mecburiyet,hayal kırıklığı,pişmanlık,küçük düşme,üzülme,çile ve nedamet.

DUYGUSAL ZEKANIN GELİŞİMİNİN AMACI:

Duygusal Özbilinç:

  • Kendi duygularını tanımlamak ve adlandırmakta ilerleme kaydetme.
  • Hislerinin nedenlerini daha iyi anlayabilme.
  • Hisler ve hareketler arasındaki farkı kavrayabilmek.

Duygu Yönetimi:

  • Engellenmişlik,çaresizlik duygusuna daha iyi katlanabilme ve öfkeyi idare edebilme..
  • Sözlü aşağılanma,kavga ve sınıfı engelleme gibi davranışların azalması.
  • Kavga etmeden, öfkeyi uygun bir biçimde daha iyi ifade edebilme.
  • Okuldan uzaklaştırma ve atma cezalarının azalması.
  • Saldırgan ya da kendine zarar veren davranışların azalması..
  • Kendisi, okul ve ailesi hakkında daha olumlu hisler.
  • Stresle daha iyi baş edebilme.
  • Daha az az yalnızlık ve sosyal kaygı.

Duyguların Verimli kullanımı:

  • Sorumluluğun artışı.
  • İşe daha iyi odaklanıp dikkatini verme.
  • Başarı testlerinden daha yüksek puanlar..

Empati Duyguları Okuma:

*Ötekinin(Arkadaşının) bakış açısını daha iyi kavrayabilme.

*Empatinin ve başkalarının daha iyi dinleyebilme.

İlişkileri Yürütme:

  • ilişkileri analiz etme ve anlama yeteneğinin artması.
  • Anlaşmazlıklarda çözüm ve uzlaşma yeteneğinin artması.
  • İlişkilerde sorunları daha iyi çözebilme.
  • İletişimde daha iddialı becerikli olma.
  • Daha popüler ve dışa dönük; arkadaşlarıyla daha cana yakın ve ilgili olma.
  • Arkadaşları tarafından daha fazla aranır olma.
  • Daha ilgili ve düşünceli olma.
  • “sosyalleşmeden yana” ve gruplarla daha uyumlu olma.
  • Daha fazla paylaşma, işbirliği ve yardım severlik..
  • Diğerleriyle ilişkide yardımseverlik.
  • Diğerleri ile ilişkilerde daha demokratik olmak.
  • “”Yükselen bir gel-git dalgası , tüm tekneleri kaldırır.sadece sorunluları olanları değil.

ÖZBİLİM MÜFREDATI

Özbilinç: Kendini gözlemleme ve duygularını tanıma;duygular için bir sözlük oluşturma;duygular,düşünceler ve tepkiler arasındaki ilişkiyi bilmek.

Kişisel karar verme:hareketlerini incelemek ve sonuçlarını bilmek;bir kararın, düşünceden mi yoksa duyguda mı kaynaklandığını bilmek; bu içgörürleri cinsellik ve uyuşturucu konulara uygulamak.

Duyguları idare etmek:”Kendi kendisiyle konuşmayı”izleyerek içinden geçen kendini aşağılama gibi olumsuz mesajları yakalamak.Bir hinsin temelinin farkına varmak. öfkenin altında yatan incinme gibi);korku,kaygı,öfke ve üzüntü ile baş etmenin yollarını bulmak.

Stresle Baş Etme: Egzersizin, yönlendirilmiş imgelerin gevşeme yöntemlerinin değerini öğrenmek.

Empati: Başkalarının duygularını ve endişelerini anlayıp onların bakış açısından bakmak;insanların görüşleri arasındaki farklılıklara değer vermek..

İletişim: Duygular hakkında etkili bir şekilde konuşabilmek; iyi bir dinleyici ve sorgulayıcı haline gelmek; bir başkasının yaptıkları ya da söyledikleriyle,kendi tepkilerini ya da yargılarını ayırt edebilmek;suçlamak yerine”ben” mesajlarını gönderebilmek.

Kendini açma: İçtenliğe değer vererek bir ilişkide karşılıklı güven kurmak.,özel duyguları hakkında konuşmanın ne zaman güvenli olduğunu bilmek.

İçgörü: Duygusal hayatındaki ve tepkilerindeki eğilimleri tanımak,başkalarındaki benzer eğilimlerin farkına varmak.

Kendini Kabul:kendisiyle kurur duymak ve yine kendini olumlu bir bağlamda görmek;güçlü ve zayıf yanlarını tanımak;kendine gülebilmek.

Kişisel Sorumluluk:Sorumluluk almak;kararların ve hareketlerin sonuçlarını görmek.Duygularını ruh haklerini kabullenmek;taahhütlerini yerine getirmek.(Ders Çalışmak.)

Kendini öne Sürme:Endişe ve hislerini öfkelenmeden ya da edilgenleşmeden ifade etmek.

Grup dinamiği:İş birliği her zaman ve nasıl lider, ne zaman takipçi olacağını bilmek.

Anlaşmazlık Çözümleme: Diğer çocuklar,aile ve öğretmenlerle adil bir biçimde mücadele edebilmek; bir uzlaşma sağlamakta kazan / kazan modeli uygulanmalı.

Bu yazı:Daniel GOLEMAN’ın Duygusal Zeka Kitabından alınmıştır.

8 Eylül 2010 Çarşamba

Duygusal Zeka Nedir?

Hayat yüksek zekalı ama başarısız insanlarla doludur. Bu kişiler zekaları yüksek olmasına rağmen, gerektiği yerde gerektiği gibi davranmamış ve hayatta kaybetmişlerdir. Örneğin, zekalarını sadece toplumu yermek için kullanmış veya her şeyi küçümsediklerinden ya da basit gördüklerinden, uğraşmaya değer bulmamışlar, böylece sıradan insanların vardıkları beceri ve başarı düzeyine ulaşamamışlardır. İnsanlarla iyi ilişki kuramamışlar, belirli bir hedefe doğru gidememişlerdir. Tembelliklerini yenememiş veya zekalarını kötü amaçlar ve uğraşlar için kullanmışlardır. Zeka bir güçtür, kullanılmaz ya da iyi bir amaç için kullanılmazsa, hiç bir işe yaramaz ya da sadece yıkıcı olur. Hayatta başarılı olmak için zeki olmak yetmez, duygusal zekanın da yüksek olması gerekir. Duygusal zeka son yıllarda yeni bir kavram olarak ileri sürülmüş olmakla beraber, eskiden beri bilinen akıllı ve uyumlu davranış özelliklerinden başka bir şey değildir.İnsanlarla iyi iletişim kurmak, ne zaman ne yapacağını bilmek, fırsatları iyi değerlendirmek, belirli olumlu bir amaca doğru ilerleyebilmek, kararlı olmak, gelip geçici esintilerden etkilenmemek gibi nitelik ve becerileri içerir. Duygusal zekanın belli başlı özellikleri şunlardır: • Kendini tanıma: Duygusal zekası yüksek olan kişi, duygu ve düşüncelerinin, tercihlerinin, eğilimlerinin, zayıf ve kuvvetli yanlarının farkındadır. Yeteneklerini, eğitimin ona sağladığı donanımı bilir. Bunlara dayanarak kararlar alır, kendine hedefler seçer, yani seçimleri ve amaçları kendiyle ilgili gerçeklerle uyumludur. • Duygularını kontrol edebilme: Anlık başarılardan, hazlardan uzak durmayı bilir. Sonradan pişman olacağı duygu patlamalarına kapılmaz, gereksiz atılganlıklar yapmaz. Karamsar ya da endişeli duygulara kapılmaz, bunların kendisini yapmayı planladığı işerden uzaklaştırmasına izin vermez. Bunları yatıştırmak ve özümsemek için bir yol bulabilir. Düşüncelerini ve eylemlerini belirli bir hedefe odaklayabilir. • Kendiliğinden güdülenme: Kendi hedeflerini kendisi belirler, başkalarının zorlaması olmaksızın, bunları gerçekleştirmek için tüm çabasını ve yeteneklerini ortaya koyar, hedefine kilitlenebilir, bundan heyecan ve zevk duyar. Hedeflerin peşinden giderken geçici hazlarını erteleyebilir. Bir sınava girerken ya da bir çalışmayı yürütürken, heyecanını başarıyı artıracak şekilde kullanabilir. Başarısızlığa uğradığında umut ve iyimserliğini korur, yeniden deneyebilir. • Başkalarının duygularını paylaşma: Diğerlerinin hissettiklerine karşı duyarlıdır. Kendini onların yerine koyabilir. Böylece karşı tarafın duygularını kavrar ve derinliği olan, uyumlu bireysel ilişkiler geliştirebilir. • Toplumsal etkinlik: Kişiler arası çatışmaları çözmekte başarılıdır. Bir ilişkinin ve grubun nabzını tutar. Dile getirilmemiş paylaşılan duyguları ifade edebilir. Bir grubun organizasyonunda liderlik nitelikleri sergiler ve kişiler bunu doğallıkla kabul eder. Duygusal zeka kalıtsal özellikler, çocukluk deneyimleri ve öğrenme sonucu oluşur. Bir diğer deyişle, duygusal zekayla ilgili becerilerin çoğu öğrenme ve alıştırmayla geliştirilebilir. İleri yaşlarda davranış kalıplarının değiştirilmesi zor ya da imkansızdır. Mümkün olsa bile, kişi becerilerini kullanacağı alanı ve zamanı yitirmiştir. Buna karşılık çocukluk ve ilk gençlikte kazanılan tepki biçimleri ve beceriler yaşam boyu sürer, bu nedenle duygusal zekanın geliştirilmesi en iyi fırsatın çocuklu dönemi olduğu söylenebilir.

Bu yazının alındığı site adresi: http://www.donusumkonagi.net